Yeni Sitemiz www.tikmatik.net Herkezi Bekleriz..
Konulara Cevap Yazabilmek İçin Üye Olmalısınız...
Forumdaki Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmalısınız !

Join the forum, it's quick and easy

Yeni Sitemiz www.tikmatik.net Herkezi Bekleriz..
Konulara Cevap Yazabilmek İçin Üye Olmalısınız...
Forumdaki Linkleri Görebilmek İçin Üye Olmalısınız !
Yeni Sitemiz www.tikmatik.net Herkezi Bekleriz..
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Aşağa gitmek
BuRaK
BuRaK
Yönetici
Yönetici
Erkek Mesaj Sayısı : 361
Yaş : 34
Nerden : Türkiye
İş/Hobiler : İnternet
Puan : 3095
İtibar : 5
Kayıt tarihi : 15/07/08
https://forumunadresi.catsboard.com

Necati Şaşmazdan harika bir Röportaj Empty Necati Şaşmazdan harika bir Röportaj

Salı Şub. 02, 2010 7:19 am
Necati Şaşmaz Vatan'a konuştu

[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]


Necati
Şaşmaz Vatan'a konuştu, haber sitesi yazete'yi, fenomen diziyi,
karakterlerini ve çocukluğuna ait anılarını anlattı. İşte Beril Özcan
imzalı röportaj...


Kurtlar Vadisi kısa bir ara vermişti diziyi hiç bitirme noktasına geldiniz mi?
Türkiye’ye krizin geldiği, Kurtlar Vadisi’nin yayından kalkmasıyla
anlaşılmıştı. Bugüne kadar diziyi bitirme düşüncemiz olmadı, sadece
konsept değişikliklerimiz oldu. Bizde hikaye bitmez. Türkiye’nin
hikayesi devam ettikçe bizim de hikayemiz devam edecektir.

Dizinin
konusu her zaman Türkiye gündemiyle paralel gidiyor, şu anda da
Ergenekon’u anlatıyorsunuz... “İskender Büyük” karakterinin Veli Küçük
olduğu söyleniyor... Doğru mu?

Kurtlar Vadisi yalın halindeyken mafyayı anlatıyordu. Mafyayı
anlatırken de “Şu şuna benziyor, bunu buna benziyor” deniliyordu.
Kurtlar Vadisi Pusu’nun içerisinde de dış mihrapların
yönlendirilmesiyle oluşan güç odakları olan köklü aileler vardı. O aile
“Bu mu, şu mu” diye tartışmalar olmuştu. Polat için “Abdullah Çatlı
mı?” diyorlardı. “Avrupa’daki Çakal mı, 007 mi?”... Birçok karakteri
birleştirip senaristlerimiz bir şey yazıyor. Nasıl geçmişte,
hikayelerde bir şeyler anlatılırken aslandı, tavşandı, kurttu, tilkiydi
diye örneklendiyse günümüzde de Polat’ın, İskender’in, Ömer Baba’nın
hepsinin sembolize ettiği değerler var.

İskender Büyük karakteri çok ilgi gördü...
Çok iyi oynuyor Musa Uzunlar abi, inanılmaz güzel oynuyor. Aynı şekilde
Muro’yu oynayan Mustafa Üstündağ kardeşim de çok iyi oynadı. O yüzden
çok sevildiler.

Peki siz en çok hangi karakteri seviyorsunuz?
Emin Olcay’ın canlandırdığı Ömer Baba’yı seviyorum. Verdiği öğütler çok
anlamlı. Dizinin alt metni onda gizli gibi hissediyorum. Onun varlığı
manevi bir hava katıyor. Polat’ın yönünü çizmesinde çok faydalı oluyor.

Nedir Ömer Baba’yı sevmenize neden olan?
İnsanların yıkıldıkları anlarda, vermiş olduğu destekler çok önemli.
Aşkın daha üstün olduğunu, aşk için her şeyin göze alınması gerektiğini
anlatıyor. Tam bir bilge kişilik. Memati uyuştucu bağımlılığıyla
savaşırken Ömer Baba’nın çok güzel yönlendirmeleri vardı. Polat
evlendirilirken, Elif’i unutamadığını görünce “Sevgiler yer değiştirir,
yeni ufuklara yelken açabilirsin” dedi. Bu görüşleri ben de
benimsiyorum.

POLAT, ANNESİ İSTEDİĞİ İÇİN EVLENDİ

Çok
eleştiri de alıyorsunuz... “Şiddeti körüklüyor, gençlere kötü örnek”
oluyor gibi eleştirileri duyunca ne düşünüyorsunuz? Hiç “Acaba kötü
örnek olur muyuz, bu sahnelere azaltsak mı?” gibi şeyler düşünüyor
musunuz?

Güzel şeylerin izlenebilmesi için araya aksiyon sahneleri koymamız
gerekiyor. Bu her senaryo matematiğinde vardır. Bu aksiyonlar aslında
gösterilmek istenen şeyin gölgesi olmamalı. Bazı kişiler bizi
damgaladı. Bu anlamda şiddet diye bahsedilen kelimeyi ağzıma almam
bile.

İnsanlar
çocuklarının adı Polat ve Memati olarak değiştirmek için mahkemeye
başvuruyor... Bu kadar örnek alınmak, bu sorumluluk yormuyor mu?

Bazen yoruyor ama ben halimden memnunum. En azından kötü örnek olmamaya
çalışan bir insan olduğum için buradayım. Aynı konumda olup bunu
önemsemeyen biri de olabilirdim. Özen gösteriyorum.

Başka bir rolde nasıl oynarım diye merak ediyor musunuz?
Onu hep beraber göreceğiz... Dizi bittikten sonra isterim. Yaşınız
yeter mi bilmiyorum (gülüyor). Filmde kendi sesimi kullanmak istiyorum.
Filmde oynarsam kendi sesimle oynayacağım. İnsanların aşina olduğu da
bir ses var. Onu etkilememek lazım. Başka bir rolü çok güzel
canlandıracağım ve o söylenen, gizli gizli bana yapıştırılmaya
çalışılan “O sadece Polat’ı oynar” durumunu hem kendime hem başkalarına
göstereceğim inşallah.

Polat evlendi... Hayranlar tarafından nasıl karşılandı?
Dizi müdavimleri tarafından pek eleştiri olmadı... Polat hayranlarına
gelince onlar Elif’i bile istemedi. Polat işine gücüne baksın
istiyorlar. Polat’ın anne vasiyetini yerine getirmesi söz konusuydu.
Uzun süre sonra sevmesi, Ömer Baba’nın da onu yönlendirmesi, “Aile
ortamı senin için daha iyi olur” demesi, annesinin son dileği olma
ihtimali neticesinde evlendi.

Ebru, Polat için neden doğru kadın? Bunca zaman neden evlenmedi?
Aslında insani özelliklerini, uyuduğunu, yemek yediğini görmezdik. Ben
evini daha yeni görüyorum. Ebru, Polat için doğru kadın mı?.. Kim
bilir? Zaman gösterecek.

SESİMİZİ DUYURMAK İÇİN HABER SİTESİ KURDUK

Neden haber sitesi kurdunuz?
Bunun çıkış nedeni şiddet veya ona benzer eleştirilerin üzerimize
yapıştırılmasıdır. Ömer Lütfi Mete bu yapıştırmaların bizi tanımayan
insanların yapabileceğini söyledikten sonra “Kendinizi, sesinizi
duyuracağınız bir mecranız olsun” demişti. Tam hazırlık içindeyken Ömer
Bey rahatsızlık geçirdi. Bu süreçte de bu isteğimiz yarıda kalmasın
düşüncesiyle, yazete.com adlı bir site kurduk. O sitede ben yazarlık
yapıyorum.

Önceden yazı yazar mıydınız, yazmakla aranız nasıl?
Şiir yazardım. Küçük bazı hikayeler karalamışlığım vardır. Ama ilk defa
köşe yazarlığı yapıyorum. Sevdim, alışacağım galiba. 30 bin kişi
tıklıyor günde. Binlerce yorum geliyor.

Habere bakış açınız nedir?
Kimseyi rencide etmeden, kişilere hakaret etmeden, övgüyü ve yergiyi
kişiler üzerinden değil fikri üzerinden konuşacağız diye niyetliyiz.
Yazdıklarıma yaşanmışlıklarımı katmak isterim. Gündemle ilgili de
yazmak isterim ama bunun için şu an müsait değilim. Ara ara yazılarımı
yetiştiremezsem, şiirlerimi koymayı düşünüyorum.

Nasıl şiirler yazıyorsunuz?
Mecazi aşk, ilahi aşk anlatımları... Kendimce algıladığım iç
çekişmeler, duygusal çelişkiler, gel-gitler, hayaller, küskünlükler,
kavgalar, kendimle kavgalarım, kendimle barışmalarım, birçok şey...
Çoğu gençlikte yazdığım şeyler.

Yazete hep internette mi kalacak?
Medya sektörüne girişimiz sadece internet üzerinden. Yazılı basın düşünmüyorum.

Magazin haberleri nasıl olacak?
Haberleri birkaç kez süzgeçten geçirilecek, rencide olabilecek kişiyle
mutlaka kontak kurulup gerçek öğrenilecek, gerektiğinde, atlamak bile
olsa haberi koymamak gerekiyor diye düşünüyorum.

Polat’ın insani yönlerini görmeye başladık. Peki sizi ne zaman göreceğiz? Kendinizi çok fazla saklıyorsunuz...
Aslında saklamıyorum ama çok açık gezemiyorum. Her şeyimi medyanın,
insanların gözü önünde yaşamak zorunda değilim. Çünkü ben özelimi özel
yaşamak isterim.

Medya tarafına da geçince yumuşama olmaz mı?
Benim için olmaz. Çünkü özelim özgürlüğümdür.

ÇOCUKKEN ROBOT YAPARDIM, MUCİT OLMAK İSTERDİM

Çocukken oyuncu olmayı istemiş miydiniz?
Hayır hiç istememiştim.

Ne olmak isterdiniz?
Mucit olmak isterdim... Ben ilkokuldayken, robotlar falan yapmaya
çalışırdım. İçerisine pil, makine koyalım da nasıl yürütelim, kol
mekanizması nasıl çalışır diye enteresan şeylerim vardı. 13 yaşındayken
uçak maketi yapmıştım. Sanayi çarşılarında gezip bir motor almış,
yaptığım plastik uçağa takmıştım. 50 metre onu uçurmayı başarmıştım.
Çok heyecanlanmıştım.

Anne, babanız izleyince ne diyorlar?
Severek seyrediyorlar, iki kardeş Raci ve ben; biri yazıyor, biri
oynuyor... Bazen Raci’ye “Yine ne işkenceler yaptırmışsın çocuğa”
dediklerine şahit olurum (gülüyor). O sahnelerin ne zorluklarla
çekildiklerini bildikleri için üzüldüklerini bilirim.

Dayak yediğinizde üzülüyorlar mı?
Hayır, çünkü teknik olarak aslında dayak yemediğimi biliyorlar. Onu
babaannem çok yapar (Gülüyor): “Ah nasıl kıydılar oğluma. Yapamadın mı,
bir tane de sen vursaydın! O orada ne yapıyor, niye seni kurtarmaya
gelmiyor?” diye takıldığı da olur bana.
Sayfa başına dön
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz